ATATÜRK BEŞİKTAŞLIYDI
Son zamanlarda en çok tartışılan konulardan biri haline gelen “Atatürk hangi takımı tutuyor” sorusunun cevabı;ATAMIZA EN YAKIN KİŞİDEN
İşte Atatürk'ün kızı Ülkü Adatepe ile yaptığımız çok özel söyleşi... SORU: Hatırladığınız kadarıyla Atatürk’le Küçük Ülkü’nün ilişkisi nasıldı?
Ülkü Adatepe: Atatürk’ün yanında ele avuca sığmaz bir çocukmuşum. O benim öz babam gibiydi. Beni de öz kızı gibi görürdü zaten. Atatürk Dolmabahçe Sarayı’nın bahçesinde çimenlere oturduğunda “Oturma Atatürkçüm çimenler e hasta olursun” dermişim ona. Bu da onun çok hoşuna gidermiş. “Bu çocuk beni ne kadar çok seviyor” J dermiş. Birlikte çok güzel zaman geçirirdik. Onu kaybettikten sonra da söylediği sözler her zaman benimle birlikte oldu. Onun söylediği sözleri insan yazmaya kalksa inanın buna ömrü yetmez.
SORU: Daha evvel anlatmadığınız özel bir anınızı bizlerle paylaşmanızı istesek... ?
Ülkü Adatepe: Bir gün ben çok hastalanıp yüksek ateşle yatıyorum. Sürekli başımda bekliyor ve benimle ilgileniyor. Bir ara yanımdan ayrılmak zorunda kalınca mutlaka ayılınca bana haber verin diye talimat vermiş. Ben gece
ayıldığımda haber veriyorlar. Atatürk de soruyor “Bu çocuk ne ister” diye. Bende bunu duyup “Ruj isterim, allık isterim” demişim. J Atatürk bayanlarda makyajı sevmemesine rağmen gece o saatte dükkanı açtırıp bana makyaj malzemeleri aldırıyor. Yeri gelmişken şunu da söylemeliyim ki biz Atatürk’le Baba Kız gibiydik. HerkesN manevi kızı diyor. Ben manevi yakıştırmasını kabul etmiyorum. Ben O’nun öz kızı gibiydim.
SORU: Beşiktaş’ta Atatürk’ün Beşiktaş Jimnastik Kulübü’ne komşu olduğunu biliyoruz. Hatırlıyor musunuz o dönemleri?
Ülkü Adatepe: Atatürk’ün o dönemde bulunan evi Beşiktaş’taydı. Hatta Milli mücadele döneminde Samsun’a giderken annesini ve kız kardeşini ahbapları olBeşiktaşlı yöneticilere emanet ettiğini biliyorum.
SORU: Hatta Ahmet Fetgeri başta olmak üzere Beşiktaşlı sporculardan bazıların İstanbul’dan Anadolu’ya yapılan silah sevkiyatında görev aldıklarını yani Milli mücadelede bir nevi kader birliği yapıldığını biliyoruz.
Ülkü Adatepe: Evet aynen öyle…Haber1903: Hayatının uzun bir dönemini savaşlarla ve mücadeleyle geçiren ve Avrupa’da çok fazla yaşamamış bir insan nasıl bu kadar şık giyiniyordu? Bu kültürü hayatına nasıl yerleştirdi? Siyah Beyaz renkleri günlük yaşamında çok kullandığını biliyoruz. Özel bir modacısı var mıydı?
Ülkü Adatepe: J Bütün elbiselerini kendisi çizerdi. Hatta benim için çizimini yaptığı ve terzisine diktirdiği bir elbisem bile var. Şıklığın ilk temelinin temizlik olduğunu söylerdi. Siyah Beyaz renkleri çok kullanırdı. Kültürünü ise okuduğu kitaplara borçluydu. Kendisi çok fazla kitap okurdu.
Ülkü Adatepe: Evet aynen öyle…Haber1903: Hayatının uzun bir dönemini savaşlarla ve mücadeleyle geçiren ve Avrupa’da çok fazla yaşamamış bir insan nasıl bu kadar şık giyiniyordu? Bu kültürü hayatına nasıl yerleştirdi? Siyah Beyaz renkleri günlük yaşamında çok kullandığını biliyoruz. Özel bir modacısı var mıydı?
Ülkü Adatepe: J Bütün elbiselerini kendisi çizerdi. Hatta benim için çizimini yaptığı ve terzisine diktirdiği bir elbisem bile var. Şıklığın ilk temelinin temizlik olduğunu söylerdi. Siyah Beyaz renkleri çok kullanırdı. Kültürünü ise okuduğu kitaplara borçluydu. Kendisi çok fazla kitap okurdu.
SORU: Atatürk’ün sporla arasının iyi olduğunu biliyoruz. Sizin sporla aranız nasıl?
Ülkü Adatepe: Eskiden Galatasaray’a da sempatim vardı. Ama şu anda ben Milli Takım’ı destekliyorum. J Diğer takımlarla o kadar ilgili değilim. Küçüklüğümde stadyumları hatırlıyorum. Atatürk spora ve sanata çok düşkündü. 5 yıl boyunca beni de gittiği her yere yanında götürdü.
SORU: Atatürk gerçekte hangi kulübü destekliyordu. Sanırım bunu en iyi siz bilirsiniz?
Ülkü Adatepe: Atatürk o zamanki konumu itibariyle kimi desteklediğini belli etmezdi. Fakat kimisi Beşiktaşlı olduğunu söylerdi, kimisi ise Fenerbahçeli olduğunu söylüyordu. Bana etrafındakilerin çoğunun Beşiktaşlı olduğu anlatılıyordu. Evinin Beşiktaş Kulübü’nün yanında olması bu iddiaları daha da güçlendirir gibi. Bu yüzden sanırım Atatürk Beşiktaşlıydı. Kendisi gerçek bir psikolog gibiydi. Bütünlüğü sağlamak amacıyla bu tip yorumlara pek girmezdi.
SORU: Atatürk’ü kaybettiğinizi nasıl öğrendiniz? Neler hissettiniz?
Ülkü Adatepe: Bana bir süre söylemediler. Sakladılar benden ama ben anladım. Tabii ki zor günlerdi. O kadar çok etkilendim ki o yaşta 1 buçuk yıl tedavi gördüm. Uzun yıllar da etkisinden kurtulamadım. O olsaydı benim hayatım bambaşka olurdu bunu biliyorum. Benim balerin olmamı istiyordu çünkü.
SORU: Geçtiğimiz dönemde Atatürk’ün ve yanında bir erkek çocuğun canlandırıldığı bir reklam filmi izledik. Bunu izlerken siz neler düşündünüz?
Ülkü Adatepe: Evet aslında bu konuya değindiğimiz iyi oldu. Benim içimi gerçekten acıtan bir olaydır. Çünkü o reklam filminde verilmeye çalışılan imaj benim imajımdır. Atatürk o zamanlarda kadınlara ve kız çocuklarına önem verirdi. Atatürk bu yüzden beni yanından ayırmazken Atatürk’ün o zaman kadınlara gösterdiği değeri bugün İş Bankası’nı yönetenler gösterememiştir. Bu, Atatürk’e yapılan bir vefasızlıktır. O reklamda Haluk Bilginer’i çok beğendim. Oyunculara bir sözüm yok. Fakat erkek çocuğu yerine benim çocukluğumun canlandırılması gerekirdi. Bu olay son derece içimi acıttı.
SORU: Merak ettiğimiz bir konu daha var. Ülkü Adatepe geçimini nasıl sağlıyor. Atatürk’ten size kalan bir şey var mı? Size gereken ilgi gösteriliyor mu?
Ülkü Adatepe: Bana Atatürk’ten sadece bir maaş kaldı. Şu anda da geçimimi bu maaşla sağlıyorum. Devletten hiçbir şey almıyorum. Tahmin edildiği gibi bir servetim yok. Hiçbir zaman devlet bana gereken ilgiyi göstermemiştir. Sadece bir kere Cumhuriyet Bayramı’nda eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer resepsiyona davet etmişti. Bunun dışında hiçbir devlet erkanından davet almadım. Ben bütün günümü okulları gezerek, genç beyinlere Atatürk’ü ve Atatürkçülük’ü anlatarak geçiriyorum. Bu okullara gidip gelmek benim için çok zor oluyor.
İş Bankası’ndan bunun için bana bir araba tahsis edilmesini istedim. Bana onu bile çok gördüler. Bu zihniyetten dolayı Dolmabahçe Sarayı’nda bulunan Atatürk Odası’ndaki eski oyuncaklarım ve özel eşyalarımın kaybolmasından endişe duyduğumdan dolayı onları almayı ve kuracağım Atatürk müzesinde sergilemeyi düşünüyorum. Bu kuracağım müzede evimde bulunan Atatürk ile ilgili eşyalar da sergilenecek.
Sayın Ülkü Adatepe'ye bizleri kabul ettiği için çok teşekkür ediyoruz. Kendisi Atamızın bizlere bıraktığı en son emanettir. Ona gerekli ilgiyi, saygıyı göstermeli, gözümüz gibi bakmalıyız...
Bana sorarsanız ATAMIZIN hangi takımlı olduğu çok önemli değil.O bugünlere gelmemizdeki en büyük etkendir.O yüzden bu konulara takılmak çok mantıklı değil....AYRICA ATAYA EN YAKIN KİŞİ BEŞİKTAŞLI DEDİKTEN SONRA....:)ır
